26 Mart 2011

HAYAT KUŞSEVER BİR KEDİ

kanla mı yıkanmıştı gözlerinin terkisi
ellerin rüzgâr mıydı toprağa değen
incecik iplerden ördüğün halat
kimi kaç kez dara çekti yok bilen

bütün bakışlarımız
söylediğimiz sözler
görüp bildiğimiz her şey
durduğumuz yer
uçucu varlığımız
toparlanıp gidiyorlar yok yere
tenimizdeki ayrıksı ürperti
gözümüzdeki güneşle
inan bana sönüyoruz gerisin geri

sevda yenilgidir kaç kere sevsen
içinde köpüren dalga bir kıran


başını duvara nasıl yaslardın
nasıl tutardın kalemi, silgiyi
nasıl öperdin boynundan minnacık bir bebeği
ve nasıl yürürdü seninle şarkın
evlerin ışıklarında nasıl ışırdı özün
ve en mutlu nereye, nasıl ve neden bakmıştı kör gözün
kimse bilmeyecek hem de hiç kimse
çünkü inan ölüyoruz ışığın gölgesinde

ne söylesem dayandığım bu küpeşte ortalık
senin kadırgaların sevdalı kısrakların
kalbinin ortasında uslanmaz bir dağdağa


daha gerçek değilsin buğdaydan oysa
nefesinden daha çok bilmiyorsun içini
bir duvar yazısında
bir yürek sızısında
bir şiir dizesinde veya binlerce
kalsan ne fark eder ki
ölüyoruz ard arda çekilmiş zincir gibi
ölüyoruz defterlerden silerek kendimizi.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İlginiz özeldi. Teşekkür ederim.